Beynimiz ve Biz: Taviz ve Değersizleşme

, , No Comments

YAZIDAKİ davranışlarımızın nedeninin, "düşündüğümüz" diğer bir deyişle düşünüp de aldığımız bir kararın sonucu değil de, duygusal beynimizin düşünen beynimize bir dayatması olduğunu hiç düşündük mü? (Duygusal beyin, diğer adıyla “limbik sistem”, beynimizin ortasında bulunan, duygularımızdan sorumlu olan, düşünen yani bilinçli karar aldığımız ve alnımızın hemen arkasında bulunan, diğer adıyla prefrontal korteksten ayrı bir kısımdır)

Taviz veren bir kişinin, diğeri tarafından değersizleştirilmesi (değersiz hissettirilmesi) mekanizması, aynısıyla; sevinme, korkma, şaşırma, kızma, tiksinme, üzülme olarak tanımlanan temel duygularımız gibi, doğuştan gelmektedir diğer bir deyişle genlerimizde kodlanmıştır. Bu kodlar, duygusal beyin dediğimiz limbik sistem vasıtasıyla faaliyetlerini ortaya koyar. Düşünen beynimiz de duygusal beynimizin bu dayatmasını (yönergelerini), bu hissiyatı, sanki kendi bilinçli kararıymış gibi uygular.

Taviz veren açısından, böyle  davranışların sadece bir boyutu ve patoloji seviyesine gelmiş davranışlar olarak altruism/özgecilik/diğerkamlık gösterilebilir. Keza, öz güven yitimi de buna dâhil edilebilir.

İşin ilginç tarafı, taviz veren kişi, bu davranışını (taviz verme) düşünen beyninin bilinçli kararı ile değil, duygusal beyninin düşünen beynine dayatması sonucu alırken; taviz veren kişinin davranışını ve dolayısıyla taviz veren kişiyi değersiz görmesini hissettiren talimat da yine o kişinin duygusal beyninin, düşünen beynine dayatması sonucu aldığı bir karardır. Bir başka deyişle, her iki tarafın aldığı karar da, genlerde kodlanmış ilkel bilginin, yine beynimizin ilkel kısmı olan limbik sistemin, düşünen beynin kendisinin aldığına dair inandırarak oynadığı bir oyunudur.

Tabii ki gerek ikna, gerekse müzakerede kullanılan, karşılığında bir şeyler elde etmek adına girilen "taviz verme" taktik ve stratejisini konunun dışarıda bırakıyoruz.

Peki, doğa, taviz veren bir kişinin diğerleri tarafından değersizleştirilme (değersiz hissettirme) mekanizması ile neyi amaçlamış olabilir?

Erol

0 yorum:

Yorum Gönder